| . | . | Moda bir sanat dalıdır. Paris Moda Haftası; Dior, Balenciaga, Chanel, Yves Saint Laurent gibi büyük defilelerinin yanı sıra yeni ve genç tasarımcılarıyla ve farklı birçok stilin buluşmasıyla benim için hep moda haftaları içinde farklı bir dinamizme sahiptir. Bu sene de aynen öyleydi. Ancak tüm bu markaların arasında bir Türk tasarımcının koleksiyonu çok dikkat çekti. Hüseyin Çağlayan'ın yenilikçi, her zaman sorgulayan, yeni arayışlar içinde olan, farklı bir moda tasarımcısı olduğunu söylememe sanırım gerek yok... Onun modayı yorumlayışının, algılayışının ve insanlara sunuşunun birçok moda tasarımcısından farklı olduğunu düşünüyorum. YENİLİK VE FARKLILIK Geçen temmuz ayında kendisine İngiltere kraliçesi tarafından şeref payesi verildi. Bu paye insanlara çalıştıkları alanda verdikleri servis ve başarılarını onaylamak adına veriliyor. Hüseyin Çağlayan da sanat ve moda alanlarında gösterdiği üstün çabalarından dolayı bu payeye layık görüldü. Burada değinmek istediğim nokta moda ve sanatın bir bütün olduğu... Moda, her şeyden önce bir sanat dalıdır. Bana göre Hüseyin, her şeyden önce bütünü bozmamaya özen gösteren, zamanla ticari kaygıların içinde boğulup, sanayileşen, çoğu zaman tekdüzeleşen moda dünyasına yenilik ve farklılık getirmenin, keşiflerin peşinde koşan nadir tasarımcılardandır. Birçok moda tasarımcısı sadece varolanı kendi yorumlarıyla revize edip sunar. Ama bir gün moda adına yeni keşifler yapacak biri varsa onun Hüseyin veya onun gibi beyinler olduğunu düşünüyorum.Bu son koleksiyonun en önemli özelliği ise materyal olarak mikroçip ile kristalleri buluşturması ve 111 yıl içinde moda dünyasının geçirdiği evrimleri yansıtmasıydı. Ne yazık ki defileye katılamadım! Duyduğum kadarıyla çok az defilede yaşanan bir olay gerçekleşmiş. Her bir tasarım podyuma çıktığında, izleyenler Hüseyin'i ayakta alkışlamış. Koleksiyondaki kendi kendine açılan fermuarlar, büyüyüp küçülen şapkalar, uzayan kısalan etekler çok şaşırtıcıydı. Ayrıca bir kıyafetin sahip olması gereken estetik ve şıklık anlayışından da sapmamış. Dilek Hanif  SABAH GAZETESİ ALINTIDIR... 2010 İlkbahar Yaz Kot Modası: Double Jeans 2010 sezonunun özelliklede bahar ve yaz aylarında 80’li yılların modası olan ve çoğu kişinin asla giymem dediği bir giyim stili bizimle birlikte olacak. Bu yeni moda akımının adı ''Double Jeans''..Jean pantolonlarımızla, jean gömlekler, montlar, yelekleri birlikte giyebileceğimiz gibi aynı zamanda şapka ve çanta gibi denim kumaştan üretilmiş olan aksesuarları da jean kıyafetlerle birlikte kullanabilceğiz. Kareli ve ekose desenler,jeans modası ile birleşerek kuşkusuz bu baharda gözlerde hoş bir hava yaratacak. Geçmişe dönüş bu sene oldukça fazla hissedileceğe benziyor... | ||||||||||||||||||
